Ankara Ticaret Odası, sağlık turizmi potansiyelini dünyaya tanıtmak için işbirliği protokolü imzaladı

tarihinde gönderilmiş tarafından

Ankara Ticaret Odası (ATO), kentin sağlık turizmi potansiyelini dünyaya tanıtmak için Türkiye Organ Nakli Vakfı (TONV) ve Sağlık Diplomasisi Derneği (SDD) ile işbirliği protokolü imzaladı.

ATO’dan yapılan açıklamaya göre, Ankara’nın sağlık hizmetleri, medikal teknoloji ve sağlık yatırımı kabiliyetinin uluslararası alanda tanıtımına yönelik işbirliği protokolü, Oda’da gerçekleştirilen programla imzalandı.

ATO, TONV ve SDD arasında imzalanan protokolle, Ankara’nın sağlık potansiyelinin, “Health Ankara” markası adı altında Gana, Nijerya, Senegal, Kanada, Bosna-Hersek, Moğolistan, Uganda, Angola, Demokratik Kongo Cumhuriyeti, Rusya, Kazakistan ve Tanzanya’da tanıtılması amaçlanıyor.

İmza töreninde ATO Başkanı Gürsel Baran, kentin sağlık potansiyelinin tanıtımı için “Health Ankara” markasını oluşturduklarını anımsatarak, “Ankara’nın medikal üretimi ve sağlık hizmetleri kapasitesini ‘Health Ankara’ markasıyla tanıtmak için yürüttüğümüz çalışmalara, TONV ve SDD ile güçlerimizi birleştirerek devam edeceğiz. Çok sayıda ülkede gerçekleştirilecek çalışmalarla ‘Health Ankara’ markasını dünya tanıyacak.” değerlendirmesinde bulundu.

Baran, sağlık alanında faaliyet gösteren iki ayrı sivil toplum kuruluşu ile aynı hedef doğrultusunda işbirliği yapmaktan büyük mutluluk duyduklarını aktararak, “Tek yürek olarak sağlıkta Ankara’yı dünyaya tanıtacağız.” ifadesini kullandı.

Ankara’nın medikal cihaz ve malzeme üretiminde de önemli bir şehir olduğuna işaret eden Baran, yapılacak işbirliğinin, Başkent’in medikal sektördeki ihracatının artmasına da katkı sağlayacağını belirtti.

“Hedef ülkelerde işbirliğine ihtiyaç var”

TONV Başkanı Dr. Eyüp Kahveci de 2015’ten bu yana sağlık turizmi alanında Ticaret Bakanlığının desteğiyle işbirliği kuruluşları, üniversiteler ve uzmanlık dernekleriyle bir platform olarak faaliyet gösterdiklerini belirterek, şunları kaydetti:

“Çalışmamız sadece hasta getirip tedavi etmek üzerine kurulu değil. Hedef ülkelerde kapasite geliştirmeye, insan kaynaklarının yetiştirilmesine, teknik yardım ve işbirliğine ihtiyaç var. Bu da bizim Türk sağlık sistemi olarak en güçlü olduğumuz, rekabet avantajımızın en yüksek olduğu alanlardan biri.”